Tutum ve Zeka İlişkisi






Tutum ve Zeka İlişkisi



Zeka ve tutum insan davranışlarının şekillenmesinde belirleyici iki temel unsurdur. Bu iki unsur etkileşim içinde olabileceği gibi etkileşimin olmadığı durumları da oluşturabilir.  

Carol Dweck adlı bir psikolog kariyerinin büyük bir bölümünü performans ve tutum üzerine yaptığı çalışmalarla geçirdi. Yaptığı son araştırması tutumun IQ’dan daha yüksek bir başarı göstergesi olduğu yönündeydi. Yani IQ puanının yüksek olması başarıya erişilebilmesi adına tek başına yetecek bir yeti değil.  Zekayı doğru kullanarak, tutum oluşturmada yetkinliğe erişmiş bireylerin başarıya ulaşma ihtimali çok daha yüksek.

Psikolog Dweck, insanların diğer insanlarla olan iletişimi ve etkileşimini dikkatle incelemiş ve yaptığı değerlendirmeler sonucunda tutumları kategorize ederek iki başlık belirlemiştir:

1. Sabit Zihniyet

2. Büyüme (Gelişme) Zihniyeti

Sabit zihniyete sahip bireyler engellerin aşılamayacağını düşünür, ümitsizdir, şikayet eder. Büyüme zihniyetine sahip bireyler ise çabalarıyla tüm engellerin aşılabileceğine inanır. Azimli ve gayretlidir.

Büyüme zihniyetine sahip bireyler için hata eşittir bilgi demektir. Kendisini bir problem çözücü olarak tanımladığı için deneyimlerinde kendini geliştirir, öğrenerek yaşar.

Doğuştan sahip olunan bir takım zeka değerleri kişinin başarıya ulaşmasına engel değildir.

IQ puanı düşük olan bir birey, bakış açısı gücünü maksimum düzeyde desteklediği takdirde yüksek IQ’lu bir bireyin önüne geçebilecektir.

Şöyle düşünün, üç şeritli bir otobandasınız. Şeritlerde trafik yoğunluğu var ve iki şerit de tıkalı kalan tek şerit boş ancak araçların %80’ni bu şeritlerde devam etmekte ısrarcı. %20’lik bir kesim de boş şeritten ilerliyor. Hangi şeritte olduğunuzu düşünüyorsunuz değil mi?

Sabit zihniyette olan kimseler bu üç şeridin de aynı yoğunlukta olduğunu düşünürler ve boş şeridi göremezler. Durumu kabullenerek kaderci bir tutum içerisinde harekete devam ederler. 

Gelişim zihniyetindeki insanlar ise yaşamlarındaki problem çözme ve öğrenme yolculuğunu kanıksayan bir yaklaşım içerisinde olduklarından problemi tanımlar ve çözüme yönelik doğru adımlar atarlar.

Bizler eğitimciler olarak öğrencilerin doğru tutum geliştirmesinde birer rehber olmalıyız. Yetiştireceğimiz bireylerin sabit veya büyüme zihniyetine sahip olması bizlerin elinde. Rol model olan öğretmenlerin tutum noktasındaki bakış açısı ve yaklaşımı şüphesiz yetiştireceği öğrencilerin de farklılaşmasına zemin hazırlayacaktır. 

 

Kaynakça

Bradberry, T. Why Attitude Is More Important Than IQ.  http://www.talentsmart.com/articles/Why-Attitude-Is-More-Important-Than-IQ-982658569-p-1.html  adresinden erişilmiştir.

 

Tolga

Yazıcı